+0212 230 49 50
·
info@ekshukuk.com
EN | TR
+0212 230 49 50
·
info@ekshukuk.com
EN | TR

Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığının İtiraz Yetkisi

CMK Madde 308/A(Ek: 20/7/2017-7035/23md.) – (1) Bölge adliye mahkemesi ceza dairelerinin kesin nitelikteki kararlarına karşı bölge adliye mahkemesi Cumhuriyet başsavcılığı re’ sen veya istem üzerine, kararın kendisine verildiği tarihten itibaren otuz gün içinde kararı veren daireye itiraz edebilir. Sanığın lehine itirazda süre aranmaz. Daire, mümkün olan en kısa sürede itirazı inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir, aksi halde itirazı reddeder. İtirazın reddine ilişkin kararlar kesindir.

AÇIKLAMA

  1. Genel Olarak

CMK ‘nun 7035 sayılı yasa ile eklenen 308/a maddesinde Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı olağanüstü yasa yolları içerisinde düzenlenmiştir. Bu düzenleme ile bölge adliye mahkemelerinin ceza dairelerinin vermiş olduğu kararlardaki olası hataların önlenmesi amacıyla Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’na itiraz yetkisi verilmiştir.

  1. İtiraz Edilebilen Kararlar

CMK ’nun 308/A maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairelerinin kesin nitelikteki kararlarına karşı BAM Cumhuriyet Başsavcılığı, re’sen veya istem üzerine itiraz yoluna başvurabilir.

BAM Ceza Dairesinin kesin nitelikteki kararlarından maksat istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya üzerinde yaptığı inceleme sonucu bozma dışındaki kesin olarak verdiği kararlar ile inceleme CMK ‘nun 280/1 –e maddesi hükmü uyarınca duruşma açmak suretiyle vermiş olduğu kesin nitelikteki hükümler olup, bu tür kesin kararlar aleyhine CMK 308/A maddesi uyarınca olağanüstü itiraz yoluna başvurulması mümkündür. Temyiz olağan yasa yoluna tabi olmakla beraber süresinde temyiz yoluna başvurulmaması sebebiyle kesinleşen bölge adliye mahkemesi kararlarına karşı itiraz olağanüstü kanun yoluna başvurulması mümkün değildir.

Bam Ceza Dairelerinin koruma tedbirlerine ilişkin vermiş olduğu olağanüstü itiraz yasa yoluna başvurulması mümkün değildir. BAM Ceza Dairesinin, kabule şayan olmadığı gerekçesiyle vermiş olduğu istinaf başvurusunun reddine ilişkin karara karşı yapılan başvuru üzerine ilgili BAM Ceza Dairesinin verdiği kararlar da  kesin nitelikte olduklarından, anılan bu iki durumda BAM Ceza Dairesinin vermiş olduğu kesin kararlara karşı da C. Başsavcılığınca  itiraz olağanüstü yasa yoluna başvurabileceği kanısındayız.

5235 sayılı Kanun 40/6. Maddesi hükmü ile, BAM Cumhuriyet Başsavcısına, dairelerin benzer olaylarda kesin olarak verdikleri kararlar arasındaki uyuşmazlığın giderilmesi için başkanlar kuruluna başvurmak görevi verilmiştir. Buna göre, ilgili bölge adliye mahkemesi ceza dairesi ve davanın tarafları da içtihat uyuşmazlıklarının giderilmesi için bölge adliye mahkemesi başkanlar kuruluna başvurabileceği gibi başkanlar kurulu re’sen de içtihat uyuşmazlıklarının giderilmesi için Yargıtay Birinci Başkanlığına başvurabilir. (5235 sayılı kanun 35/3.md.).

  1. Başsavcılığının İtiraz Yetkisi Ve Süresi

CMK’nun 308/A maddesi uyarınca itiraz yetkisi BAM C. Başsavcılığına aittir.  Dava konusu uyuşmazlığın tarafları ilgili BAM C. Başsavcılığından itiraz yoluna gidilmesini talep edebilirler. BAM C. Başsavcılığı herhangi bir talep olamasa bile hukuka aykırı bulunduğunu düşündüğü BAM Ceza Dairesi kararlarına karşı itiraz yoluna başvurabilir. İstinaf yoluna başvurmayan taraflar (örneğin katılan, malen sorumlu, sanık) da C. Başsavcılığından itiraz yasa yoluna başvurulmasını talep edebilirler.

İtiraz BAM C. Başsavcısı tarafından yapılabileceği gibi, işbölümü gereği görevlendirilen BAM Cumhuriyet Savcılarından biri tarafından da yapılabilir. BAM C. Başsavcılığı bir bütün olup, C. Başsavcısı, C. Savcıları üzerinde denetim ve gözetim yetkisine sahiptir.

CMK’nun 308/A maddesine göre,  sanık aleyhine yapılacak itiraz süresi otuz gün olup, bu süre kararın ilgili C. Başsavcılığına verildiği tarihten itibaren başlar. Sanık lehine yapılacak itirazlar bakımından ise herhangi bir süre öngörülmemiştir.

İtiraz, kararı BAM’nin ilgili ceza dairesine yapılacaktır. CMK’nun 308/A maddesinde ilgili  ceza dairesinin en kısa sürede itirazı inceleyeceği belirtilmekle beraber bu konuda azami bir süre öngörülmemiştir.

İtiraz yoluna başvuran BAM C. Başsavcılığı BAM Ceza dairesi tarafından bir karar verilinceye kadar itirazından vazgeçebilir, yani itirazını geri alabilir; bunun için lehine itiraz yoluna başvurulan sanığın rızasının alınmasına gerek yoktur. Zira, olağan yasa yolunda C. Savcısının sanık lehine yaptığı kanun yolu başvurusunu geri alabilmesi için sanığın rızasının alınması gerektiğini öngören CMK’nun 266/1. Maddesi hükmü olağanüstü bir yasa yolu niteliğinde bulunan BAM C. Başsavcılığının itirazı bakımından uygulanamaz.

  1. İtiraz Nedenleri

CMK ‘nun 308/ A maddesinde hangi nedenlere dayalı olarak itiraz yasa yoluna başvurulacağı belirtilmemiş ise de, itiraz nedeni  ‘‘ hukuka aykırılık’’ olabilir. Kanaatimizce bu konuda bir sınırlama bulunmadığından BAM C. Başsavcılığınca ilgili ceza dairesi kararına karşı hem hukuksal mesele ve hem de maddi meseleye ilişkin hukuka aykırılıklar nedeniyle itiraz yoluna başvurabilir. Zira, maddi mesele doğru bir şekilde tespit edilmeden hukuka uygun bir karar verilmesi mümkün değildir. Nitekim uygulamada itiraz üzerine daire dosyada hem hukuksal hem de maddi mesele incelenmektedir.

  1. İtirazın İncelenmesi Usulü

CMK’nun  308/A maddesinde, itirazın incelenme usulüne ilişkin herhangi bir hüküm öngörülmediğinden, BAM Ceza Dairesince CMK’nun 280. Maddesinde  gösterilen usule göre itirazın incelenmesi gerekir. Buna göre, istinaf başvurusunun dosya üzerinde incelenmesinin mümkün olduğu hallerde itirazında dosya üzerinden incelenmesi, istinaf üzerine duruşma açılması gereken durumlarda ise duruşma açılarak itiraz hakkında bir karar verilmesi gerekir. Ancak, BAM ilgili ceza dairesinin itiraza konu olan kararının duruşmalı inceleme sonucu verilmiş olması, itirazın da duruşmalı yapılmasını gerektirmez. Dairece, itirazın yerinde görülmemesi halinde itirazın reddine karar verilecektir.

İtirazın haklı görülmesi halinde ise hukuka aykırılık veya hukuki hata dosya üzerinden inceleme ile giderilebilecek mahiyette ise BAM Ceza Dairesinin önceki kararını düzelterek itirazın reddine karar vermesi gerekir. Bunun dışındaki durumlarda, yani hukuka aykırılığın niteliğine göre duruşma mümkün değilse, BAM Ceza Dairesince davanın yeniden görülmesi ve duruşma açmak suretiyle itiraz hakkında  karar verilmesi gerekir. Duruşma açılması duruşmaya katılması zorunludur.

  1. İtiraz Üzerine BAM Ceza Dairesince Verebilecek Kararlar

İtirazın üzerine dosyayı inceleyen BAM ilgili Ceza Dairesince, itirazın haklı nedenlere dayanmadığının anlaşılması durumunda, itirazın reddine karar verilmelidir. Kararda bir hukuka aykırılığın dosya üzerinde incelenme ile giderilmesinin mümkün olduğunun anlaşılması durumunda ise önceki kararın düzeltilmesi suretiyle itirazın reddine karar verilmelidir. Ancak, tespit edilen hukuka aykırılığın CMK ’ nun 289. Maddesinde belirtilen ‘‘kesin hukuka aykırılıklar’’ dan olduğunun anlaşılması durumunda ilgili ceza dairesince bozma kararı verilmesi gerekir. Bunun dışındaki diğer durumlarda, somut olayın özelliğine göre CMK ’ nun 223. Maddesinde yazılı kararlar verilebilir. Düşme sebeplerinden biri mevcutsa ilgili Ceza Dairesi düşme kararı verebilir.

BAM Ceza Dairesinin itiraz üzerine verdiği kararlar CMK’nun 286. Maddesinde öngörülen istisnalar dışında temyize konu olabilir. Zira, bu tür kararların kesin nitelikte olduğuna dair yasada bir hüküm bulunmamaktadır. Bu itibarla, yeni bir hüküm niteliğinde olduğunda istinaf kanun yoluna başvurmayan taraf da itiraz üzerine verilen BAM Ceza Dairesi kararını temyiz edilebilir. BAM C. Başsavcılığı CMK’nun 308/A maddesi uyarınca hem sanığın hem de aleyhine olarak itiraz yoluna başvurabilir.

Lehe yapılan itiraz başvurusu üzerine hükmün sanık aleyhine ağırlaştırılması mümkün değildir. Lehe verilecek kararın koşulları varsa diğer sanıkları hakkında da sirayet ettirilerek uygulanması kanaatimizce mümkündür. Yargıtay Ceza Genel Kurulu bir kararında, sirayete ilişkin hükümlerin uygulanmadığı Yargıtay 2. CD’nin kararına karşı itiraz yoluna başvurulması üzerine Özel Dairenin kararını kaldırarak bozma kararının temyiz yoluna başvurmayan sanığa da sirayetine karar vermiştir. BAM C. Başsavcılığının itirazı halinde de sirayetin mümkün olduğuna ilişkin emsal olarak alınabileceği kanısındayız.

 

Yazar:
Hadi Salihoğlu

Related Posts