Giriş
Konkordato süreci, borçlunun mali yapısını yeniden düzenleyerek alacaklıların haklarını güvence altına almayı amaçlayan bir yapılandırma mekanizmasıdır. Bu süreçte borçlunun malvarlığının korunması için çeşitli tedbirler öngörülmüş, mühlet dönemlerinde alacaklıların takip ve tasarruf imkânları sınırlandırılmıştır. Teminat mektupları açısından temel sorun, konkordato mühleti süresince bu mektupların paraya çevrilmesinin önlenip önlenemeyeceğidir.
Teminat Mektubunun Hukuki Niteliği
Türk Borçlar Kanunu’nun 128. maddesi uyarınca teminat mektubu, garanti sözleşmesi niteliğindedir. Banka, teminat mektubundaki şartların gerçekleşmesi halinde muhatabın talebi üzerine ödeme yapmayı taahhüt eder. Bu yönüyle banka, lehtar ile muhatap arasındaki sözleşmeden bağımsız ve asli bir yükümlülük altına girer. Borcun bağımsızlığı nedeniyle banka, lehtarın itirazlarını muhataba karşı ileri süremez.
Konkordato Süreci ve Teminat Mektupları
Konkordato mühleti süresince İcra ve İflas Kanunu’nun 294. maddesi gereği yeni takipler başlatılamaz, mevcut takipler durur. Ayrıca ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları uygulanmaz. İİK m.287 ise mahkemeye borçlunun malvarlığını korumak için gerekli her türlü tedbiri alma yetkisi verir. Teminat mektupları, muhatap açısından güçlü bir güvence sağlasa da, konkordatonun başarısı ile çatışan durumlar ortaya çıkabilmektedir. Bu nedenle, mühlet süresinde teminat mektuplarının paraya çevrilmesinin önlenip önlenemeyeceği önemli bir tartışma konusudur.
Yargı Kararları ve Görüş Ayrılıkları
Borçlunun konkordato başvurusu tek başına teminat mektuplarının paraya çevrilmesini engellemez. Bankanın ödeme yapabilmesi için mektuptaki riskin gerçekleşmiş olması gerekir. Risk gerçekleştiğinde banka, borçlunun konkordato ilanını gerekçe göstererek ödemeden kaçınamaz.
Teminat mektuplarının konkordato sürecinde tedbiren durdurulup durdurulamayacağı hususunda farklı görüşler ve kararlar mevcuttur. Bazı Bölge Adliye Mahkemesi kararlarında (örneğin İstanbul BAM 17. HD, 13.12.2018, 2018/2680 E., 2018/2187 K.) İİK m.287 kapsamında, borçlunun malvarlığını korumak amacıyla teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin tedbiren durdurulabileceği kabul edilmiştir.
Ancak güncel içtihatlarda bu yaklaşım terk edilmiştir. İstanbul BAM 17. HD’nin 09.07.2020 tarihli, 2020/1324 E., 2020/1522 K. sayılı kararında; banka teminat mektuplarının bağımsız garanti sözleşmesi olduğu, garanti veren ile muhatap arasında doğrudan bir sözleşme ilişkisi bulunduğu ve risk gerçekleştiğinde bankanın ödeme yapmakla yükümlü olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle, konkordato talebini gerekçe göstererek teminat mektubunun paraya çevrilmesinin İİK m.287 kapsamında tedbiren engellenemeyeceği, aksi halde sözleşme özgürlüğü ve mülkiyet hakkına aykırılık oluşacağı ifade edilmiştir.
Ayrıca, teminat mektubuna ilişkin uyuşmazlıkların (örneğin muhatabın edimini yerine getirip getirmediği, nakde çevrilme şartlarının oluşup oluşmadığı) konkordato davasının değil, ayrı bir davanın konusu olduğu vurgulanmıştır. Bu tür davalarda ise HMK m.389 ve devamı uyarınca ihtiyati tedbir talep edilebilir.
Sonuç
Güncel içtihatlara göre, konkordato mühleti teminat mektuplarının paraya çevrilmesini engellemez. Teminat mektubu bağımsız bir garanti sözleşmesi olduğundan, lehtarın konkordato talebi muhatabın bu hakkını ortadan kaldırmaz. Ancak, mektubun paraya çevrilme şartlarının oluşup oluşmadığına ilişkin ihtilaflar varsa, bu ayrı bir davada ileri sürülebilir ve HMK m.389 vd. uyarınca ihtiyati tedbir kararı talep edilebilir. Dolayısıyla konkordato sürecinde teminat mektuplarının tedbiren nakde çevrilmesinin engellenmesi mümkün değildir; yalnızca şartlara ilişkin uyuşmazlıklarda tedbir kararı verilebilir.



